mervenaz.can@gmail.com
Sarışın, saçlarını alttan toplamış genç bir anne oturur pozisyonda kucağında bir bebek var, bebeği emziriyor.  Kadının elbisesi mavi, bebek sarı zıbınlı.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi yüksek lisans mezunu, ben Uzman Hemşire Merve Can ve danışmanım Doç. Dr. Berrak Mızrak Şahin’le yürüttüğümüz ‘Görme Engelli Annelerde Emzirme Deneyimleri’ isimli yayınlanmış tez çalışmamız hakkında Umudun Kadınları Dergisinde ayrıca bahsetmek ve bu vesile ile güçlü kadınlarla bir kez daha bir araya gelmek bizler için mutluluk verici. Özveriyle yürüttüğümüz araştırmamız, tez yayını ile kalmayıp üst düzey bilim dergilerinden olan “Journal of Human Lactation” dergisinde de yayınlandı. Ayrıca, “Temas Emzirme ve Anne Sütü Gönüllüleri Derneği” tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Emzirme Gerçeği Kongresi’nde sözel bildiri alanında birinciliğe layık görüldü. Çalışmamızı bilim camiasında değerli kılan şey, özel gereksinimi olan annelerimizin emzirme deneyimlerini mesleğimizin çizgisinde en iyi şekilde aktarabildiğimizin kanıtı olması.



Araştırma konumuza karar verme aşamasından başlayarak tez süreci, içeriği, sonuçları ve bu süreçte gözlemlediğimiz noktalardan bahsetmek istiyorum. Görme engelli kadınlarla çalışmak her zaman istediğim bir şeydi. Tez danışmanımla bu düşüncemi paylaştığımda kendisinin çalışma alanı olan emzirme ile bir araya getirerek görme engelli kadınların bakış açılarını, neler yaşadıklarına bakabiliriz fikriyle son halini alan konumuzun adını belirlemiş olduk. Konuyu belirledikten sonra Şule Hanım’a ulaştık ve bize araştırmamıza dâhil edebileceğimiz anneleri yönlendirdi. İlk görüşme ile başladığımız çalışmalarımızda her anne ile içten ve ayrıntılı konuşabilmek için yeterli süre imkânımız vardı. Her bir katılımcı annemizle görüşme sürecinde birçok duyguyu bir arada yaşadık. Annelerimizin birbirinden farklı çok güçlü yönlerinin olmasının yanı sıra ortak noktaları da vardı. Her kadın anne olmak ister ve en iyisini olmayı arzulardı. Araştırmamıza katılan annelerimizin de en iyisi için çabaladıkları görünüyordu. Görüşmelerimizi görüntülü olarak ve telefonla gerçekleştirdik. Bu açıdan görüntülü görüşme esnasında kullandıkları emzirme pozisyonlarını gösterme istekleri aslında gösterdikleri çabalarının da görünür bir örneğiydi. Ayrıca katılımcılarımızın daha fazla ne yapabiliriz düşüncesinin sürekli akıllarını meşgul ettiği ortadaydı. Kendi bebekleri için meşgul olurken bir yandan da bu araştırma vasıtasıyla belki birine faydamız olur düşüncesiyle araştırmada yer almaktan ayrıca memnun olduklarını da dile getiriyorlardı. Elbette her katılımcı anne “iyi emziren anne” olduklarını söylemiyordu. Olabildiğince şeffaf cevaplar verip öz eleştirilerini yapmaktan da çekinmediler. Temalarımızın temelini de bu şeffaflıkları oluşturmuştu. Dolayısıyla annelerimizden biri kendini şöyle ifade etmişti; “yetersiz hissettiğim çok oldu, göremediğim için emziremiyor muydum? O mu emmiyordu, yapamıyordum hissine kapılıyordum”. Aslında bu ifade ile anneler kendilerini şeffaf şekilde ifade edebildiklerini gösteriyor. Derinlemesine görüşmeler neticesinde onların şeffaf ve net oluşları 3 ayrı ana tema oluşturmamızı sağladı. Ana temalara bağlı kalarak nitelikli 12 alt temayı profesyonelce çıkarmış olduk. Tema çıkarma süreci derinlemesine görüşmelerin analizi sonucu çıkarılan ortak konuların takımyıldızlarına ayrılması aşamasıdır. Biz araştırmacılar tarafından analizi yapıldı ve araştırmamızda annelerin ifadelerini temalara birebir aktarmamız araştırma sonuçlarını daha anlaşılır kıldı.



Araştırmamız sonuçlarından ve ilk ana tema olan katılımcı görme engelli annelerin emzirmeden kaynaklanan olumsuz duygulara kapıldığını bu durumu korku, yetersizlik, yetersizliğe bağlı kendilerine olan güvensizlik ve bebeği ile bağ kuramamaya dair duygular hissettikleri görüldü. Emzirmeyi başlatma ve sürdürmeye yönelik engellerle karşılaşan anneler vardı. Bu durum bazı katılımcılarımızın güçlü yönünü yansıtıyordu. Aslında güçlü yanı pes etmemeyi öğrenmekti. Ellerinden geleni bebeği için yapmaya çalışıyorlardı.



Engeline uygun emzirme eğitimi alamamaları, emzirmeye yardımcı araçlar dediğimiz süt sağma makinesi ve aparatlar gibi cihazları kullanmakta sıkıntı yaşamaları çalışmamızın ikinci ana temasının sonuçlarından sadece birkaçıydı. Araştırmamızın sonuçları olarak olumsuz yönleri aktarırken olumlu yönlerini de gözden kaçırmamak gerekir elbette. Katılımcı anneler emzirme sürecine uyum sağlamak ve hem kendileri hem bebekleri için bu süreci rahat geçirebilmek adına konforlu teknikler de geliştirmişlerdi. Bu konuda neler yaptıklarını aktarırken katılımcı annenin heyecanına ortak olmamak mümkün değildi. Emzirme eğitimi almadan kendisinin bir şekilde bir şeyleri keşfetmesini bizlere aktarması ve “böyle bir şey yapıyorum hani doğru yaklaşımsa eğer bilmeyene yardımcı olabilir” şeklindeki yaklaşımları bizleri de mutlu etti. Evet, kendisi için bir şeyler yapıyor ve bunu sadece kendisi için değil kendisi gibi başka bir anneye de faydası olabileceğini düşünüyordu.



Uygun emzirme rutini ve davranışına uyum sağlama konusunda kolaylaştırıcılar üçüncü ana temasındaki sonuçlarımızda ise fiziksel yardıma ihtiyaç duyan, mama takviyesine başvuran veya sütünü sağarak biberonla bebeklerini besleyen annelerimiz yer alıyordu. Yaşadıkları emzirme sorunlarına bu tarz alternatif yolların yardımcı olduğunu belirtiyorlardı. Bir annemizin bu konudaki ifadesi şöyleydi; “Çocuğun doymadığını bildiğin zaman o kadar kötü hissediyorsun ki. Ama diğerlerinde mamayı veriyordum ya en azından emziremesem de o çocuk belli bir miktar mama içiyordu ya hani oh diyordum. Çocuğun karnına bir şeyler gitti diyordum.” Son olarak ise akran desteğinin yine emzirmeyi sürdürmede etkili olduğunu çalışmamızda görmek mümkündü. Bu doğrultuda katılımcı annelerden bazıları komşularının ve kendisi gibi görme engelli akranlarının birbirlerini daha iyi anlayabildiklerini ve daha iyi yardımcı oldukları kanaatindeydiler. Bu doğrultuda bir annemizin ifadeleri şu şekildeydi; “Daha çok birbirimizle fikir alışverişi yaparız. Gerçekten engelsiz insanlara göre görme engelliler daha çok candan yardımcı oluyor yani. Genelde de birbirimizi tanırız”.



Sonuç olarak, engelli kadınlarla iş birliği içinde emzirmeye yönelik kılavuzlar ve öneriler geliştirilmeli ve anne ve çocuk sağlığı politika ve uygulamalarına dâhil edilmelidir. Bu kadınlara özel olarak hazırlanmış emzirmeye ilişkin bilgi ve diğer kaynaklar engelli annelere ve sağlık hizmeti sağlayıcılarına dağıtımı sağlanmalıdır. Emzirmeye yardımcı araçların emzirmeyi sürdürmede etkisi düşünüldüğünde ise engelli kadınların bu araçlara kolay ulaşabilmesi ve farklı engel tipine göre uyarlanmış ekipmanların varlığı son derece önemlidir.



Keyifli ve yararlı bir araştırma sürecimiz oldu. Araştırmamızın sonuçlarını merakla bekleyen özel annelerimizin varlığı bizlere güç kattı. Araştırmaya katılarak yanımızda oldukları için her bir annemize ve onlara ulaşmamızı sağlayan Şule Hanım’a Umudun Kadınları Dergisi’nde bize de yer verdikleri için teşekkür ederiz.



23 Mart 2023

Yorumlar

Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.