Eskiden Anadolu'da, bir kadının yeni doğmuş oğlanbebekleri art arda ölürse, yeni doğan oğlan bebeğin kulağını delerlermiş.
Şeytan gelirse kız sanıp gitsin diye... Şeytanın bile yüz vermediği canım kız çocukları.
Bu coğrafyada kadın olmanın yazgısı da ayrı bir hikâyetakdir edersiniz...
Sanki biz de yaşadığımız her gün umudumuzun kulağını deliyor gibiyiz.
Kötülüklerden korunmak için, umut etmekten vazgeçiyoruz.
İşler biraz yolunda gitse korkuyoruz. Parmak uçlarımızda yürüyoruz, "Aman hayal kırıklığı duymasın" diye.
Gizli gizli yaşıyoruz umudu. Ağız dolusu kahkaha atmaktan çekiniyoruz. Ne de olsa, "Yemek yerken gülünmez." ya da "Çok gülme, sonra ağlarsın." gibi mesnetsiz sözlerle büyümüş bir kuşaktık biz...
Oysa umut, keyfi çıkarılacak bir şey değil miydi?...
Umut, kalbin ferahlığa açılan kapısı değil miydi?...
İyileşmek için, yeniden başlayabilmek için lazım olan değil miydi?...
En neşeli halimizle kurduğumuz çiçekli soframızda tam umutlanmaktan bahsederken, hayal kırıklığı sofranın başköşesine oturuverir bazen. Birden kendini enayi yerine konmuş gibi hissedersin. Hayata kızarsın, en çok da kendine, yine umutlandım diye.
İşte bunu yapmamak lazım. Bu aldanmalar hayatın ta kendisi aslında.
Kalbin mühürlü mü kalacak?
Tabi ki umutlanacaksın, yüz vermeyeceksin hayal kırıklığına. Varsın kös gibi otursun sofranın başına.
Belki utanıp kalkar masadan. Umut yener belki onu. Beceririz belki bu sefer, belli mi olur?
Hep korka korka yürünmüyor. Işıl ışıl gülerken, "Dur bakalım, ağlatmasın sonra." demeyeceksin.
İnadına güleceksin. Belki de inadı böyle sokmalıyız devreye...
Bir çocuk gibi şefkat göstermeliyiz umuda. Başını okşamalıyız, sarıp sarmalamalıyız ki büyüsün, vaktinden önce yorulmasın diye...
Biz bakmayacaksak, kim bakacak ona?
Kim çoğaltıp, parlatacak? İçimizdeki karanlığı kim aydınlatacak?
UMUT, hep var olmalı. Çünkü o, ne kadar dövülse de ebeveynini affeden çocuk gibidir. Gelir sarılır yine sana...
Açın yüreğinizi, korkmayın. Varsın hayal kırıklığı arada bir ziyaretinize gelsin. En fazla bir kahve içer gider, yatıya kalacak hali yok ya...
UMUT her şeye rağmen yüreğinizin en güzel yerinde daimi misafiriniz olsun...
Ve nihayetinde kalpleriniz hafif, muhabbetiniz bol, dilleriniz latif olsun...
Nisan 2024
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.