HAZIRLAYAN: Gamze YILGIN
Bazı isimler vardır, onları andığınızda bir devrin sesi kulaklarınızda çınlar. Fatma Rafet Angın işte o isimlerden biri. O, Cumhuriyet’in ilk kadın öğretmenlerinden biri olarak sadece sınıflarda değil, ülkenin geleceğinde iz bırakmış bir eğitim neferiydi.
Fatma Rafet Angın 18 Mart 1915’te, Gelibolu’da doğdu.
Savaşın, değişimin ve umutların iç içe geçtiği bir dönemdi. Babası Hafız Şerif Bey, Kuvâ-i Milliye hareketine destek vermiş bir subaydı. Annesi Halime Hanım ise güçlü bir Anadolu kadınıydı. Ailesi, özellikle babası onun eğitimine büyük önem verdi. “Kız çocukları okuyamaz” diyenlere inat, “Kızım okuyacak.” derdi. Bu söz, Fatma Rafet'in hayatına etki eden en büyük destekti.
Cumhuriyet’in ilanından sonra, Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı eğitim seferberliği, Fatma Rafet’in yolunu da aydınlattı.
Gelibolu Cumhuriyet İlkokulu’nda sınavla üçüncü sınıftan eğitime başladı. Ardından Edirne Kız Öğretmen Okulu’na girdi ve 1932 yılında mezun oldu. Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü’nde tarih bölümüne kaydoldu. Aynı zamanda Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'ne de devam etti. Her iki okuldan 1936 yılında, güçlü bir akademik donanımla mezun oldu.
O, sadece bir meslek seçmedi; bir mücadeleye gönül verdi. Öğretmen olmanın, özellikle o dönemde, sadece ders anlatmak değil, aynı zamanda toplumu dönüştürmek olduğuna inanıyordu.
Öğretmenlik mesleğine Gelibolu Ortaokulu’nda başladı. Ardından Biga Ortaokulu’nda ve Bursa Kız Lisesi’nde tarih öğretmenliği yaptı. Mesleki yaşamı boyunca sadece öğretmenlikle sınırlı kalmadı; Antakya Kız Meslek Lisesi Müdürlüğü, Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nde yüksek kısım şefliği gibi önemli idari görevlerde de bulundu.
Mustafa Kemal Atatürk ile yolları birçok kez kesişen Rafet Angın, genç bir öğretmen olduğu dönemde, Atatürk’le tekrar karşılaşma şansı buldu. Ona “Ben öğretmen oldum Paşam” dediğinde, Atatürk’ün cevabı şu olmuştu:
“Ne mutlu sana, ne mutlu çocuklara.”
Bu cümle, onun hayatı boyunca taşıyacağı en kıymetli hatıralardan biri oldu.
Fatma Rafet Angın, Türkiye'nin farklı şehirlerinde görev aldı: Gaziantep, Balıkesir, Ankara, İstanbul... Her görev yerinde eğitimin gelişmesi, özellikle kız çocuklarının okulla buluşması için çalıştı. 1955-1975 yılları arasında Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi’nde
öğretmenlik ve müdürlük yaptı. 1974’te Rüştü Uzel Kız Meslek Lisesi’nde geçici olarak görev aldı. 1975 yılında İstanbul’a atandı ve Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi’nin kuruluşunda yer aldı.
1982 yılında Millî Eğitim Bakanlığı’ndan emekli oldu. Ancak eğitime olan bağlılığı burada son bulmadı. Emeklilikten sonra da aktif olarak seminerler, konferanslar verdi. Eğitime gönül vermiş kişilere rehberlik etti. Millî Eğitim Bakanlığı’nda danışmanlık görevinde bulundu.
2006 yılında, Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından “Onursal Doktora” unvanına layık görüldü. Aynı zamanda Atatürk’ün doğumunun 100. yılı kutlama komitesinde yer aldı. 1988’de Milli Eğitim Derneği Hizmet Ödülü’ne değer görüldü.
Fatma Rafet Angın, 30 Ocak 2010’da, 95 yaşında İstanbul’da hayatını kaybetti.
Ardında iz bıraktığı binlerce öğrenci, onlarca okul ve ilham kaynağı olduğu sayısız kadın öğretmen bıraktı. Bugün onun adı, İstanbul’daki okullarda ve öğretmenlerin belleğinde yaşamaya devam ediyor.
Fatma Rafet Angın, yalnızca bir tarih öğretmeni değil, Cumhuriyet’in eğitim yolculuğuna katkı sunmuş öncü bir kadın olarak hatırlanıyor. Hayatı boyunca yalnızca bilgi aktarmadı; umut verdi, cesaret verdi, yön gösterdi. Özverisiyle, kararlılığıyla ve sade duruşuyla hem geçmişin hem geleceğin öğretmeni oldu.
Fatma Rafet Angın… Cumhuriyet’in kalem tutmuş ellerinden biri olarak, tarihe adını sevgiyle yazdırdı.
Kaynakça:
https://tr.wikipedia.org/wiki/Rafet_Ang%C4%B1n
https://www.biyografya.com/tr/biographies/fatma-refet-angin-5a932335
https://bianet.org/haber/refet-angin-kimdir-119810
https://egitimheryerde.net/cumhuriyetin-ilk-kadin-ogretmeni-fatma-refet-angin/
Bazı isimler vardır, onları andığınızda bir devrin sesi kulaklarınızda çınlar. Fatma Rafet Angın işte o isimlerden biri. O, Cumhuriyet’in ilk kadın öğretmenlerinden biri olarak sadece sınıflarda değil, ülkenin geleceğinde iz bırakmış bir eğitim neferiydi.
Fatma Rafet Angın 18 Mart 1915’te, Gelibolu’da doğdu.
Savaşın, değişimin ve umutların iç içe geçtiği bir dönemdi. Babası Hafız Şerif Bey, Kuvâ-i Milliye hareketine destek vermiş bir subaydı. Annesi Halime Hanım ise güçlü bir Anadolu kadınıydı. Ailesi, özellikle babası onun eğitimine büyük önem verdi. “Kız çocukları okuyamaz” diyenlere inat, “Kızım okuyacak.” derdi. Bu söz, Fatma Rafet'in hayatına etki eden en büyük destekti.
Cumhuriyet’in ilanından sonra, Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı eğitim seferberliği, Fatma Rafet’in yolunu da aydınlattı.
Gelibolu Cumhuriyet İlkokulu’nda sınavla üçüncü sınıftan eğitime başladı. Ardından Edirne Kız Öğretmen Okulu’na girdi ve 1932 yılında mezun oldu. Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü’nde tarih bölümüne kaydoldu. Aynı zamanda Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'ne de devam etti. Her iki okuldan 1936 yılında, güçlü bir akademik donanımla mezun oldu.
O, sadece bir meslek seçmedi; bir mücadeleye gönül verdi. Öğretmen olmanın, özellikle o dönemde, sadece ders anlatmak değil, aynı zamanda toplumu dönüştürmek olduğuna inanıyordu.
Öğretmenlik mesleğine Gelibolu Ortaokulu’nda başladı. Ardından Biga Ortaokulu’nda ve Bursa Kız Lisesi’nde tarih öğretmenliği yaptı. Mesleki yaşamı boyunca sadece öğretmenlikle sınırlı kalmadı; Antakya Kız Meslek Lisesi Müdürlüğü, Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nde yüksek kısım şefliği gibi önemli idari görevlerde de bulundu.
Mustafa Kemal Atatürk ile yolları birçok kez kesişen Rafet Angın, genç bir öğretmen olduğu dönemde, Atatürk’le tekrar karşılaşma şansı buldu. Ona “Ben öğretmen oldum Paşam” dediğinde, Atatürk’ün cevabı şu olmuştu:
“Ne mutlu sana, ne mutlu çocuklara.”
Bu cümle, onun hayatı boyunca taşıyacağı en kıymetli hatıralardan biri oldu.
Fatma Rafet Angın, Türkiye'nin farklı şehirlerinde görev aldı: Gaziantep, Balıkesir, Ankara, İstanbul... Her görev yerinde eğitimin gelişmesi, özellikle kız çocuklarının okulla buluşması için çalıştı. 1955-1975 yılları arasında Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi’nde
öğretmenlik ve müdürlük yaptı. 1974’te Rüştü Uzel Kız Meslek Lisesi’nde geçici olarak görev aldı. 1975 yılında İstanbul’a atandı ve Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi’nin kuruluşunda yer aldı.
1982 yılında Millî Eğitim Bakanlığı’ndan emekli oldu. Ancak eğitime olan bağlılığı burada son bulmadı. Emeklilikten sonra da aktif olarak seminerler, konferanslar verdi. Eğitime gönül vermiş kişilere rehberlik etti. Millî Eğitim Bakanlığı’nda danışmanlık görevinde bulundu.
2006 yılında, Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından “Onursal Doktora” unvanına layık görüldü. Aynı zamanda Atatürk’ün doğumunun 100. yılı kutlama komitesinde yer aldı. 1988’de Milli Eğitim Derneği Hizmet Ödülü’ne değer görüldü.
Fatma Rafet Angın, 30 Ocak 2010’da, 95 yaşında İstanbul’da hayatını kaybetti.
Ardında iz bıraktığı binlerce öğrenci, onlarca okul ve ilham kaynağı olduğu sayısız kadın öğretmen bıraktı. Bugün onun adı, İstanbul’daki okullarda ve öğretmenlerin belleğinde yaşamaya devam ediyor.
Fatma Rafet Angın, yalnızca bir tarih öğretmeni değil, Cumhuriyet’in eğitim yolculuğuna katkı sunmuş öncü bir kadın olarak hatırlanıyor. Hayatı boyunca yalnızca bilgi aktarmadı; umut verdi, cesaret verdi, yön gösterdi. Özverisiyle, kararlılığıyla ve sade duruşuyla hem geçmişin hem geleceğin öğretmeni oldu.
Fatma Rafet Angın… Cumhuriyet’in kalem tutmuş ellerinden biri olarak, tarihe adını sevgiyle yazdırdı.
Kaynakça:
https://tr.wikipedia.org/wiki/Rafet_Ang%C4%B1n
https://www.biyografya.com/tr/biographies/fatma-refet-angin-5a932335
https://bianet.org/haber/refet-angin-kimdir-119810
https://egitimheryerde.net/cumhuriyetin-ilk-kadin-ogretmeni-fatma-refet-angin/
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.