HAZIRLAYAN: Selvet BAYRAKTAR TOKAT
Merhaba değerli dergi okuyucularımız ve dinleyicilerimiz, yepyeni haberlerle sizlerle yeniden beraberiz.
Önce başlıklar:
'Cinsel tacizden' 31,5 yıl hapis cezası alan babasını sosyal medyada ifşa etti.
Bakanlıktan kadına yönelik şiddet suçlarını soruşturmayla ilgili genelge
31 ilde araştırma yapıldı: 'Türkiye kadın siyasetçiyle gelişir.'
Taliban, üniversiteleri kadın öğrencilere kapattı.
Burkina Faso'da 50 kadın kaçırıldı.
'Cinsel tacizden' 31,5 yıl hapis cezası alan babasını sosyal medyada ifşa etti.
Yaklaşık 2 yıl önce E.B babası M.B ve annesi R.B'nin kavga etmeleri ve birbirlerinden şikayetçi olmaları üzerine onlarla birlikte gittiği polis merkezinde, babasının kendisine ve 2 kız kardeşine yıllarca tacizde bulunduğunu ve şiddet uyguladığını ileri sürdü.
Bunun üzerine E.B'nin kız kardeşleri 18 yaşındaki N.B ve 13 yaşındaki T.B'nin de ifadesi alındı. 2 kardeş de babalarının kendilerine bir süredir tacizde bulunduğunu iddia etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonunda baba M.B hakkında 'çocuğun cinsel istismarı', '12 yaşından küçük mağdurların cinsel istismarı', 'çocuğa karşı cinsel taciz', 'özel hayatın gizliliğini ihlal' suçlarından Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
M.B, tutuksuz yargılandığı mahkemedeki savunmasında, "Ben biraz baskıcı bir baba oldum. Çocuklarım açık giyiniyor, diye baskı yaptım; onlar da rahat giyinmek istediler. Büyük ihtimal bundan dolayı benim hakkımda beyanda bulunmuşlardır, suçlamayı kabul etmiyorum." dedi.
Dava, 22 Nisan 2022'de sonuçlandı.
Mahkeme heyeti, sanık M.B'ye; kızlarından N.B'ye yönelik 'basit cinsel istismar' suçundan 6 yıl, T.B'ye yönelik 'cinsel taciz' suçundan 1 yıl 6 ay, 'çocuğun basit cinsel istismarı' suçundan 15 yıl, o zaman ismi K.B olan büyük kızı E.B'ye yönelik de 'cinsel taciz' suçundan 1 yıl 6 ay ve 'sarkıntılık düzeyinde basit cinsel istismar' suçundan 7 yıl 6 ay olmak üzere toplam 31 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Sanığın tutuklanmasına da karar verildi.
İsmini değiştiren kardeşlerden E.B, boşanma duruşmasında babasının yakınlarının kendilerine saldırması ve tehditleri sürdürmesi üzerine tüm yaşadıklarını sosyal medyadan paylaştı.
E.B'ye birçok kişi de destek mesajı gönderdi. E.B, babasının ilk kez 12 yaşındayken kendisine tacizde bulunduğunu, annesine söylememesi için de tehdit ettiğini söyledi.
E.B, babasının tacizlerinin daha sonra da devam ettiğini, gece uyurken odasına girdiğini, kardeşleriyle banyo yaparken yine tacizlerini sürdürdüğünü anlattı.
2 yıl önce annesi ve babası arasındaki kavga nedeniyle karakola gittiklerinde babasından şikayetçi olduğunu belirten E.B, "bana, anneme ve kardeşlerime yaptıklarını, yıllarca şiddet görerek büyüdüğümüzü anlattım. Benim anlattıklarımdan sonra kardeşlerimin de ifadeleri alındı." diye konuştu.
Yargılama sürecinde babasının ailesinden tehditler aldıklarını ileri süren E.B, şikayetimizi geri çekmemizi, babamın cezaevine girerse daha çok kinlenerek bizi öldüreceğini söylediler. Babam da “gelirim sizi kıtır kıtır doğrarım, yatacaksam da paşa paşa yatarım!” dedi. Hiçbir tehditten korkmadım ve ifademi geri çekmedim. Boşanma duruşmasında kalp hastası anneme saldırdılar. Kafasında cam şişe kırdılar. Annemi o şekilde gördükten sonra kendimi kaybettim. Annemi hastaneye götürdük ve darp raporu alarak tekrar şikayetçi olduk. Yaşananları sosyal medyada paylaşınca birçok kadından destek mesajı geldi. Tek dileğim, babam ve ailesinin bizden uzak olması. Annem ve kız kardeşlerimle mutlu bir hayat yaşamak istiyorum" dedi.
Bakanlıktan kadına yönelik şiddet suçlarını soruşturmayla ilgili genelge
Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın imzasıyla tüm başsavcılıklara gönderilen genelgede, ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla aile içi ve kadına yönelik şiddet suçları soruşturma bürolarında görevli cumhuriyet savcılarının
zorunlu durumlar dışında farklı işlerde görevlendirilmemesi istendi. Genelgede, bu amaca aykırı iş bölümü değişikliği yapılmaması konusunda gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi gerektiği belirtilerek, 27 Aralık 2019 tarihli ve 1584 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kararı ile 6284 sayılı kanunda düzenlenen tedbir kararlarını vermek üzere her adliyede belirli aile mahkemelerinin görevlendirildiği hatırlatıldı.
Genelgede, Cumhuriyet Başsavcılıklarına doğrudan yapılan şikayet başvurularında, mağdurun beyanının bizzat Cumhuriyet Savcısı tarafından alınması gerektiği ifade edilirken, olaya ilişkin delillerin ivedi toplanmasının yanı sıra beyanının özel ortamda alınması gerektiği ya da şüpheli ile yüz yüze gelmesinde sakınca bulunduğu değerlendirilen mağdurun beyanının da Adli Görüşme Odası’nda uzman aracılığıyla alınmasına dikkat çekildi.
Genelgede, özellikle nitelikli ve tekrarlanan şiddet vakalarının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerektiği vurgulandı. Cumhuriyet Savcısı tarafından aile (tedbir) mahkemesinden talepte bulunulduğunda UYAP kayıtlarının incelenmesi, taraflar hakkında 6284 sayılı kanun kapsamında daha önce verilmiş tedbir kararı, soruşturma ve kovuşturma dosyası ile risk oluşturabilecek davanın bulunup bulunmadığının araştırılması konusunda gerekli özenin gösterilmesi istendi. Nitelikli veya tekrarlanan şiddet vakalarını içerenler başta olmak üzere yürütülen soruşturmalarda, şüpheli hakkında uzaklaştırma veya yaklaşmama tedbirleri ile birlikte teknik yöntemlerle takip (elektronik kelepçe) kararı verilmesinin de talep edilmesi, böylelikle bu tedbirlerin etkin uygulanmasının sağlanmasına dikkat çekildi. Genelgede ayrıca 'Ceza Muhakemesi Kanunu'nda konuyla ilgili yapılan değişiklikler hatırlatıldı.
Daha önce 63 sayılı Suç Mağdurlarının Desteklenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde düzenlenen; kasten öldürme ve bu suça teşebbüs neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, çocuğun cinsel istismarı, nitelikli cinsel saldırı ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence suçlarından tutuklu ya da hükümlü bulunan kişilerin ceza infaz kurumlarından tahliye olması veya firar etmesi halinde ceza infaz kurumu müdürlüğünce mağdurun bulunduğu yerin kolluk birimine bildirimde bulunulmasının sağlanmasına ek olarak genelgeyle izin nedeniyle ceza infaz kurumundan ayrılma durumunda da aynı şekilde bildirim yapılmasının sağlanması istendi.
Açıklanan bu tedbirler olumlu gibi görünüyor değil mi? Kadınları sürekli yok sayan, evde oturmaya layık bulan bu zihniyet sona ermediği takdirde daha çok genelgeler okuruz demekten de alamıyoruz kendimizi.
31 ilde araştırma yapıldı: ‘Türkiye kadın siyasetçiyle gelişir.’
Ben Seçerim Derneği tarafından KONDA Araştırma ve Danışmanlık A.Ş ile iş birliği içerisinde yürütülen ‘Türkiye’de Kadın Siyasetçilerin Durumu ve Beklentiler Araştırması’ sonuçları yayımlandı. Araştırma, 31 ilin 80 ilçesindeki 126 mahalle veya köyde, toplam 2 bin 258 kişi ile yüz yüze yapıldı.
Araştırmaya göre, toplumun yüzde 62’si kadın siyasetçi artınca Türkiye’nin gelişeceğini ve daha iyi bir toplum haline geleceğini düşünüyor. Toplumun yüzde 61’i partilerde mecburi kadın kotası uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Kadınların yüzde 44’ü kadınların siyasette daha fazla rol alması için kadın adaylara öncelik verilmesi gerektiğini düşünürken, erkeklerin yüzde 37’si bu konuda bir şey yapılmaması gerektiğini söylüyor.
CHP, HDP ve İYİ Parti seçmeninin yüzde 80’den fazlası siyasette daha fazla kadın olması gerektiğini vurguluyor. Kadın ve erkeklerin bu konuda en farklı düşündüğü seçmen kümesi MHP seçmenleri. Bu kümedeki erkeklerin yüzde 69’u siyasette daha fazla kadın olmasını gerekli görmezken kadınların yüzde 80’i daha fazla kadını gerekli görüyor.
Taliban, üniversiteleri kadın öğrencilere kapattı.
Geçen yıl iktidarı ele geçirdiklerinde daha yumuşak bir kural sözü vermesine rağmen Taliban, kadınların yaşamlarının tüm yönleri üzerindeki kısıtlamaları artırdı.
Yüksek Öğrenim Bakanı Neda Mohammad Nadeem tarafından imzalanan tüm devlet ve özel üniversitelere gönderilen bir mektupta, kadınların eğitiminin bir sonraki duyuruya kadar askıya alınması emri verildi.
Böylece, Afganistan’da kız öğrencilerin lise eğitimi almasının yasaklanmasının ardından üniversiteye gitmeleri de resmi olarak yasaklanmış oldu.
Afganistan Yüksek Öğretim Bakanlığı Sözcüsü Hafiz Zeiyaullah Hashimi, kararı sosyal medya hesabından duyurdu. Afganistan’daki tüm devlet ve özel üniversitelere hitaben yayınlanan kararda, “Bakanlar Kurulu kararına istinaden kızların eğitimi ikinci emre kadar durdurulmuştur, bir an önce Bakanlığa emrin uygulanmasına dair güvence veriniz” ifadeleri yer aldı.
Karardan önce, üniversitelerde bulunan kadın öğrenciler, erkek öğrencilerden ayrı oturması ve belli kılık kıyafet prosedürlerine uygun giyinmesi koşuluyla derslere katıla- biliyordu.
Taliban yayınladığı başka bir kararla sivil toplum kuruluşlarında kadınların çalışmasını da askıya aldı.
Burkina Faso'da 50 kadın kaçırıldı.
Burkina Faso'nun Arbinda kasabasında 12-13 Ocak'ta en az 50 kadının silahlı teröristlerce kaçırıldığı belirtildi.
Kadınların meyve ve yemeklerde kullandıkları bitkileri toplamak üzere ormana gittikleri sırada kaçırıldıkları; olayı, teröristlerin elinden kaçmayı başaran 5 kadının haber verdiği kaydedildi.
Kadınları bulmak için arama çalışması başlatıldığı öğrenildi.
Gelecek sayımızda yeni haberlerle buluşmak üzere hepinize sevgiler ve umut dolu yarınlar diliyoruz.
17 Ocak 2023
Merhaba değerli dergi okuyucularımız ve dinleyicilerimiz, yepyeni haberlerle sizlerle yeniden beraberiz.
Önce başlıklar:
'Cinsel tacizden' 31,5 yıl hapis cezası alan babasını sosyal medyada ifşa etti.
Bakanlıktan kadına yönelik şiddet suçlarını soruşturmayla ilgili genelge
31 ilde araştırma yapıldı: 'Türkiye kadın siyasetçiyle gelişir.'
Taliban, üniversiteleri kadın öğrencilere kapattı.
Burkina Faso'da 50 kadın kaçırıldı.
'Cinsel tacizden' 31,5 yıl hapis cezası alan babasını sosyal medyada ifşa etti.
Yaklaşık 2 yıl önce E.B babası M.B ve annesi R.B'nin kavga etmeleri ve birbirlerinden şikayetçi olmaları üzerine onlarla birlikte gittiği polis merkezinde, babasının kendisine ve 2 kız kardeşine yıllarca tacizde bulunduğunu ve şiddet uyguladığını ileri sürdü.
Bunun üzerine E.B'nin kız kardeşleri 18 yaşındaki N.B ve 13 yaşındaki T.B'nin de ifadesi alındı. 2 kardeş de babalarının kendilerine bir süredir tacizde bulunduğunu iddia etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonunda baba M.B hakkında 'çocuğun cinsel istismarı', '12 yaşından küçük mağdurların cinsel istismarı', 'çocuğa karşı cinsel taciz', 'özel hayatın gizliliğini ihlal' suçlarından Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
M.B, tutuksuz yargılandığı mahkemedeki savunmasında, "Ben biraz baskıcı bir baba oldum. Çocuklarım açık giyiniyor, diye baskı yaptım; onlar da rahat giyinmek istediler. Büyük ihtimal bundan dolayı benim hakkımda beyanda bulunmuşlardır, suçlamayı kabul etmiyorum." dedi.
Dava, 22 Nisan 2022'de sonuçlandı.
Mahkeme heyeti, sanık M.B'ye; kızlarından N.B'ye yönelik 'basit cinsel istismar' suçundan 6 yıl, T.B'ye yönelik 'cinsel taciz' suçundan 1 yıl 6 ay, 'çocuğun basit cinsel istismarı' suçundan 15 yıl, o zaman ismi K.B olan büyük kızı E.B'ye yönelik de 'cinsel taciz' suçundan 1 yıl 6 ay ve 'sarkıntılık düzeyinde basit cinsel istismar' suçundan 7 yıl 6 ay olmak üzere toplam 31 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Sanığın tutuklanmasına da karar verildi.
İsmini değiştiren kardeşlerden E.B, boşanma duruşmasında babasının yakınlarının kendilerine saldırması ve tehditleri sürdürmesi üzerine tüm yaşadıklarını sosyal medyadan paylaştı.
E.B'ye birçok kişi de destek mesajı gönderdi. E.B, babasının ilk kez 12 yaşındayken kendisine tacizde bulunduğunu, annesine söylememesi için de tehdit ettiğini söyledi.
E.B, babasının tacizlerinin daha sonra da devam ettiğini, gece uyurken odasına girdiğini, kardeşleriyle banyo yaparken yine tacizlerini sürdürdüğünü anlattı.
2 yıl önce annesi ve babası arasındaki kavga nedeniyle karakola gittiklerinde babasından şikayetçi olduğunu belirten E.B, "bana, anneme ve kardeşlerime yaptıklarını, yıllarca şiddet görerek büyüdüğümüzü anlattım. Benim anlattıklarımdan sonra kardeşlerimin de ifadeleri alındı." diye konuştu.
Yargılama sürecinde babasının ailesinden tehditler aldıklarını ileri süren E.B, şikayetimizi geri çekmemizi, babamın cezaevine girerse daha çok kinlenerek bizi öldüreceğini söylediler. Babam da “gelirim sizi kıtır kıtır doğrarım, yatacaksam da paşa paşa yatarım!” dedi. Hiçbir tehditten korkmadım ve ifademi geri çekmedim. Boşanma duruşmasında kalp hastası anneme saldırdılar. Kafasında cam şişe kırdılar. Annemi o şekilde gördükten sonra kendimi kaybettim. Annemi hastaneye götürdük ve darp raporu alarak tekrar şikayetçi olduk. Yaşananları sosyal medyada paylaşınca birçok kadından destek mesajı geldi. Tek dileğim, babam ve ailesinin bizden uzak olması. Annem ve kız kardeşlerimle mutlu bir hayat yaşamak istiyorum" dedi.
Bakanlıktan kadına yönelik şiddet suçlarını soruşturmayla ilgili genelge
Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın imzasıyla tüm başsavcılıklara gönderilen genelgede, ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla aile içi ve kadına yönelik şiddet suçları soruşturma bürolarında görevli cumhuriyet savcılarının
zorunlu durumlar dışında farklı işlerde görevlendirilmemesi istendi. Genelgede, bu amaca aykırı iş bölümü değişikliği yapılmaması konusunda gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi gerektiği belirtilerek, 27 Aralık 2019 tarihli ve 1584 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kararı ile 6284 sayılı kanunda düzenlenen tedbir kararlarını vermek üzere her adliyede belirli aile mahkemelerinin görevlendirildiği hatırlatıldı.
Genelgede, Cumhuriyet Başsavcılıklarına doğrudan yapılan şikayet başvurularında, mağdurun beyanının bizzat Cumhuriyet Savcısı tarafından alınması gerektiği ifade edilirken, olaya ilişkin delillerin ivedi toplanmasının yanı sıra beyanının özel ortamda alınması gerektiği ya da şüpheli ile yüz yüze gelmesinde sakınca bulunduğu değerlendirilen mağdurun beyanının da Adli Görüşme Odası’nda uzman aracılığıyla alınmasına dikkat çekildi.
Genelgede, özellikle nitelikli ve tekrarlanan şiddet vakalarının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerektiği vurgulandı. Cumhuriyet Savcısı tarafından aile (tedbir) mahkemesinden talepte bulunulduğunda UYAP kayıtlarının incelenmesi, taraflar hakkında 6284 sayılı kanun kapsamında daha önce verilmiş tedbir kararı, soruşturma ve kovuşturma dosyası ile risk oluşturabilecek davanın bulunup bulunmadığının araştırılması konusunda gerekli özenin gösterilmesi istendi. Nitelikli veya tekrarlanan şiddet vakalarını içerenler başta olmak üzere yürütülen soruşturmalarda, şüpheli hakkında uzaklaştırma veya yaklaşmama tedbirleri ile birlikte teknik yöntemlerle takip (elektronik kelepçe) kararı verilmesinin de talep edilmesi, böylelikle bu tedbirlerin etkin uygulanmasının sağlanmasına dikkat çekildi. Genelgede ayrıca 'Ceza Muhakemesi Kanunu'nda konuyla ilgili yapılan değişiklikler hatırlatıldı.
Daha önce 63 sayılı Suç Mağdurlarının Desteklenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde düzenlenen; kasten öldürme ve bu suça teşebbüs neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, çocuğun cinsel istismarı, nitelikli cinsel saldırı ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence suçlarından tutuklu ya da hükümlü bulunan kişilerin ceza infaz kurumlarından tahliye olması veya firar etmesi halinde ceza infaz kurumu müdürlüğünce mağdurun bulunduğu yerin kolluk birimine bildirimde bulunulmasının sağlanmasına ek olarak genelgeyle izin nedeniyle ceza infaz kurumundan ayrılma durumunda da aynı şekilde bildirim yapılmasının sağlanması istendi.
Açıklanan bu tedbirler olumlu gibi görünüyor değil mi? Kadınları sürekli yok sayan, evde oturmaya layık bulan bu zihniyet sona ermediği takdirde daha çok genelgeler okuruz demekten de alamıyoruz kendimizi.
31 ilde araştırma yapıldı: ‘Türkiye kadın siyasetçiyle gelişir.’
Ben Seçerim Derneği tarafından KONDA Araştırma ve Danışmanlık A.Ş ile iş birliği içerisinde yürütülen ‘Türkiye’de Kadın Siyasetçilerin Durumu ve Beklentiler Araştırması’ sonuçları yayımlandı. Araştırma, 31 ilin 80 ilçesindeki 126 mahalle veya köyde, toplam 2 bin 258 kişi ile yüz yüze yapıldı.
Araştırmaya göre, toplumun yüzde 62’si kadın siyasetçi artınca Türkiye’nin gelişeceğini ve daha iyi bir toplum haline geleceğini düşünüyor. Toplumun yüzde 61’i partilerde mecburi kadın kotası uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Kadınların yüzde 44’ü kadınların siyasette daha fazla rol alması için kadın adaylara öncelik verilmesi gerektiğini düşünürken, erkeklerin yüzde 37’si bu konuda bir şey yapılmaması gerektiğini söylüyor.
CHP, HDP ve İYİ Parti seçmeninin yüzde 80’den fazlası siyasette daha fazla kadın olması gerektiğini vurguluyor. Kadın ve erkeklerin bu konuda en farklı düşündüğü seçmen kümesi MHP seçmenleri. Bu kümedeki erkeklerin yüzde 69’u siyasette daha fazla kadın olmasını gerekli görmezken kadınların yüzde 80’i daha fazla kadını gerekli görüyor.
Taliban, üniversiteleri kadın öğrencilere kapattı.
Geçen yıl iktidarı ele geçirdiklerinde daha yumuşak bir kural sözü vermesine rağmen Taliban, kadınların yaşamlarının tüm yönleri üzerindeki kısıtlamaları artırdı.
Yüksek Öğrenim Bakanı Neda Mohammad Nadeem tarafından imzalanan tüm devlet ve özel üniversitelere gönderilen bir mektupta, kadınların eğitiminin bir sonraki duyuruya kadar askıya alınması emri verildi.
Böylece, Afganistan’da kız öğrencilerin lise eğitimi almasının yasaklanmasının ardından üniversiteye gitmeleri de resmi olarak yasaklanmış oldu.
Afganistan Yüksek Öğretim Bakanlığı Sözcüsü Hafiz Zeiyaullah Hashimi, kararı sosyal medya hesabından duyurdu. Afganistan’daki tüm devlet ve özel üniversitelere hitaben yayınlanan kararda, “Bakanlar Kurulu kararına istinaden kızların eğitimi ikinci emre kadar durdurulmuştur, bir an önce Bakanlığa emrin uygulanmasına dair güvence veriniz” ifadeleri yer aldı.
Karardan önce, üniversitelerde bulunan kadın öğrenciler, erkek öğrencilerden ayrı oturması ve belli kılık kıyafet prosedürlerine uygun giyinmesi koşuluyla derslere katıla- biliyordu.
Taliban yayınladığı başka bir kararla sivil toplum kuruluşlarında kadınların çalışmasını da askıya aldı.
Burkina Faso'da 50 kadın kaçırıldı.
Burkina Faso'nun Arbinda kasabasında 12-13 Ocak'ta en az 50 kadının silahlı teröristlerce kaçırıldığı belirtildi.
Kadınların meyve ve yemeklerde kullandıkları bitkileri toplamak üzere ormana gittikleri sırada kaçırıldıkları; olayı, teröristlerin elinden kaçmayı başaran 5 kadının haber verdiği kaydedildi.
Kadınları bulmak için arama çalışması başlatıldığı öğrenildi.
Gelecek sayımızda yeni haberlerle buluşmak üzere hepinize sevgiler ve umut dolu yarınlar diliyoruz.
17 Ocak 2023
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.