Kızımın önerisi üzerine Blogcu Elif Doğan’ın yazdığı ‘Meğer Ben Feministmişim’ kitabını okudum. Son derece içten ve samimi yazılmıştı. Günlük yaşantımda olagelenleri bir kez daha fark ettim ve dergiye taşımaya karar verdim. Bu kitabı okumanızı size de öneririm.
Sürekli değişimden söz ediyoruz ama bu konuştuğumuz kadar kolay bir iş değil. Başkalarına bazı önerilerde bulunurken, yaptıklarımızı, yapamadıklarımızı paylaşırsak, bu hem bizi rahatlatır hem de karşı tarafa ahkâm kesmemiş oluruz.
Eşim bulaşık yıkamayı çok seviyor. İlk zamanlarda bulaşık makinasını bile bu yüzden almak istememişti. Benim de canıma minnet, zaten pek hoşlaşmam bulaşık yıkamaktan, bıraktım ona bu işleri. Birlikte eğitimlere katıldığımız, kadın farkındalığı konusunda kendimizi geliştirmeye çalıştığımız arkadaşım bize geldi. Yiyoruz, içiyoruz, bulaşıklar dağ gibi yığılmaya başlamış. Aslında abarttım, dağ gibi değildi de arkadaşımın sürekli söylemesinden böyle kazınmış beynime. “Dur konuşurken şu bulaşıkları yıkayayım” dedi. Ben de anlattım durumu. İkna olmuş gibi görünse de aradan 5 dakika geçiyor geçmiyor, papağan gibi bulaşığın başına geçmeyi istiyor. Bu talebi bize her gelişinde tekrar etti. Bu kez de suçluluk duygusu üşüştü beynime. Ev sahibi olarak bulaşıkları yıkasam, misafirimi daha mı rahat ettiririm diye. Bunları ona hiç söylemedim. Bu duygu içten içe kemirdi beni. Neyse harekete geçmediğime göre birazcık da olsa baş edebilmişim.
İlk evliliğimde eşim il dışına gitti çalışmak için. Hafta sonları geliyor. O zamanlar MSN var. Akşamları kısacık takılıyorum. Eşimle aramızın açıldığını duyan bir kadın arkadaş, “O da eşiyle hiç ilgilenmiyordu. MSN’ye gireceğine biraz da ona zaman ayırsa ya” demiş. Adam derneğe gidiyor, gününün tamamını orada geçiriyor, ona bir şey diyen yok. Sonra il dışına çalışmaya gitti. Aramız iyice açılmıştı. Bu sefer de “Keşke onu il dışına göndermeseydin, yanında olsaydı böyle olmazdı” dediler. Bu bana o zaman çok ağır gelmişti. Hala da çok ağır gelir. Niçin başkasının sorumluluğunu benim üzerime suç yükleyerek değerlendirmeler yapılır ki? Bir başkasını ne kadar kontrol edebiliriz? Ben çalışmak için başka bir ile gitseydim, yine kadın olarak eşimi ihmal etmekle suçlanırdım. Suçlama ne kadar ağır olursa olsun, büyük bir haksızlıktı bu. Hiç de pes etmedim. Bu çok sağlıksız bir inanış. Birbirinden uzakta olmak, olacağı daha çok hızlandırır, daha da tetikler, o kadar.
Dışarıda pek faal olduğum dönemlerde, çevremdekiler benim hiç ev işi yapmadığımı zannederlermiş. Evimize gelenler, yemekleri görünce hayretler içerisinde kalıyorlardı. Neyse evimize gelenlerin aç kaldıkları hiç görülmedi. Acı ve daha komik olan da benim bu rolleri kabullenip savunmaya geçmem. “Ben hem dışarıda çalışırım hem de çok becerikli bir ev hanımıyım” mesajının üzerinde çok duruşum.
Alın size bir savunma daha. İlk eşim gündüz boş zamanlarının tümünü dernekte geçiriyor. Evden yemek hazırlayıp götürmesini teklif ediyorum, istemiyor. Öğlenleri sürekli çay simit yermiş. Çok da aydın olan bir erkek arkadaşım, “ya bu Şule evde hiç yemek yapmıyor herhalde. Adam sürekli kuru simide talim ediyor” diyormuş. Bunu duyunca, “Ben eşimin ve çocuklarımın sevdiklerini pişiririm. Elimden geleni yapıyorum…” diye devam eden sözleri sıraladığımı anımsıyorum. Suçlu hissettirilmek öylesine illet bir yük ki bu yükten kurtulmak için neler yapmıyor insan? Hani hayat müşterekti? Tek maaşla geçinmek çok zordu. Peki,neden yemeyi hep kadın yapsın ki? Kuzu kuzu kabul etmişim suçlanmamak için.
Bu evliliğimde eşimle sürekli ayrı illerde eğitimler veriyoruz. Tabii yeni evlenmişiz. Ben evde olunca o dışarıda, o evde olunca da ben dışarıdayım. Arkadaşlarımdan sürekli şu sözleri duyardım? “Sen il dışında olunca eşin bundan rahatsız olmuyor mu?” ama ben evde olsam, eşim dışarıda olsa sorun yok, adam çalışıyor ne de olsa.
Bunları yazarken hem gülüyorum hem de düşünüyorum. Başka bir zaman da benim başkalarını nasıl yargıladığımla ilgili örnekleri paylaşacağım, size sözüm olsun. Uzaydan gelmediğimize göre yapmışızdır biz de böyle temelinde geleneksel olumsuz yargıları barındıran gaflar.
15 Ağustos 2024
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.